Vikipedi, özgür ansiklopedi
Bazı sözcükler ek alırken kök ve gövde ek ile birleşmez. Bu esnada kök veya gövdeden bir ünsüz düşer. Bu olaya
"ÜNSÜZ DÜŞMESİ" denir.
Örnek:
küçük+cük>>küçücük (k harfi düştü.)
ufak+cık >>ufacık
ünsüz düşmesi
türkçede ikiz (şeddeli) ünsüz bulunmaz. Bu bakımdan Arapçadan
dilimize girmiş olan ve sonunda ikiz ünsüz bulunan kelimelerin
yalın durumunda ünsüzlerden biri düşer (ünsüz tekleşir): hak
(< hakk), his (< hiss), ret (< redd), zan (< zann), zem (< zemm).
Bu tür kelimelere ünlüyle başlayan bir ek geldiği zaman düşen ünsüz
ortaya çıkar: hak / hakka, his / hissimiz, ret / reddi, zan /
zannımca, zem / zemmi (bk. Birleşik kelimeler A. 3).
Öte yandan afv kelimesinde v düşmüş ve bu durum yazıya da geçmiştir: af
(< afv). Ancak, kelime ünlüyle başlayan bir ek aldığı zaman f sesi ikizleşir:
affa uğramak (bk. Birleşik kelimeler A. 3).
Alıntı kelimelerden ft, st ünsüz çiftleriyle bitenlerin bir kısmında
t sesi söyleyişte düşme eğilimi göstermekle birlikte yazılışta korunur:
çift, rast, serbest.
Farsçadan dilimize girmiş hane sözüyle yapılan birleşik kelimelerde
ha hecesi korunmuştur: birahane, muayenehane, yazıhane; darphane, dökümhane,
yatakhane. Görüldüğü gibi kelime ünlüyle de ünsüzle de bitse ha hecesi korunmaktadır.
Bazı örneklerde ise söyleyişte düşme eğilimi görülür. Yazıda birliğin sağlanabilmesi
için bu tür örneklerde de ha hecesinin yazılması gerekir: dershane, eczahane, hastahane,
pastahane, postahane (bk. Birleşik kelimeler A. 24).
UYARI : Fransızcadan dilimize girmiş olan sürpriz kelimesinde söyleyişte de
yazılışta da r ünsüzü korunur; kelimenin süpriz şeklinde söylenmesi yanlıştır.